BIRAK DEMİNİ ALSIN

 BIRAK DEMİNİ ALSIN

Eylül aynın başıydı. Stajına başlayacağı iş yerine varmıştı. Karşılanmayı beklerken bir yandan da ürkek gözlerle etrafına bakınıyordu. Koşturanları, masasında telefon görüşmesi yapanları, toplantı salonundan yükselen sesleri dinliyordu. İlk kez iş ortamına girmişti ve iş yerindeki herkes ona işin uzmanı gibi görünüyordu.

BIRAK DEMİNİ ALSIN

Kendini o insanların içerisinde yalnız hissetti. Ben de bu insanlar gibi olabilir miyim diye iç geçirdi. Daha yeni mezun olmuştu, elbette zamana ihtiyacı vardı. İşin dinamiklerini nasıl bir çırpıda öğrenirim diye kendi kendine düşünürken kabul gördüğü bölümün şefi Gülbeni selamladı ve beraber mini toplantı odasına yöneldiler.

Bölüm şefi ona mesleği ile ilgili hangi detaylara ilgi duyduğunu, okulda her hangi bir proje geliştirip geliştirmediğini sordu. Ardından staj sürecinde görevli olduğu proje ile ilgili bilgiler verdi. İstenilen projeyi yapabilmesi için birçok şeyi araştırıp öğrenmeliydi. Bunları düşündükçe kalbi hızla çarpıyor ve yapamayacakmış hissine kapılıyordu.

Staja başlamıştı başlamasına ama başkalarının iki dakikada yaptığı işi o bazen saatler süren bir çalışmayla tamamlayabiliyordu. İçindeki yetersizlik hissi gün yüzüne çıksa da o yılmadan çabalıyordu.

Çevresinde konuşulan konular ve kavramlar da onun için yeniydi. Ofiste yabancı bir dil konuşuluyordu sanki. Etrafından duyup da anlamadığı şeyler hakkında bilgi sahibi olabilmek için bir yandan telefonundan bilmediği kavramları araştırıyordu, diğer yandan insanları takip ediyordu. İşaretler gösteriyordu ki iş hayatı Gülben için pek kolay olmayacaktı…

Ah o acılı günler... 

Projesi üzerinde ufak bir hatayı düzeltmeye çalışırken çok vakit kaybediyordu. Günlerce o hatayı halledememenin acısıyla baş başa kalıyordu. Yardım almasaydı kim bilir hatayı ne zaman çözerdi. Onun günlerce uğraştığı hatayı Şahin Abisi 10 dakikada halletmişti. O an Şahin Abiye hayranlıkla bakmaktan kendini alıkoyamadı. Abisi onun gözünde bir dahiydi ama onun bundan haberi yoktu. 

Gülben azmiyle her gün öğrendiğine fazlasını katarak ilerliyordu. Herkesten deneyim transferi yapmaya çalışsa da arada sırada hatası oluyordu. Her akşam eve gitttiğinde kendini yorgun hissediyordu. Buna rağmen her geçen gün tecrübesi artıyordu.

BIRAK DEMİNİ ALSIN

Zaman içinde Gülben stajyer statüsünden bölüm sorumlusu oldu. Deneyim kazandıkça ve işin içinde piştikçe hem kendi keyif alıyordu hem de projeleri severek geliştiriyordu. Sonuçlardan da herkes memnundu.

Ondan boşalan stajyer öğrenci konumu için seçim yapılacaktı. Ekip yöneticisi stajyer görüşmesine onun da katılmasını istedi.

Görüşmeye başvuru yapan öğrenciyi görünce staja ilk başladığı o  günleri hatırladı.

Ahh ne günlerdi...

Adeta bir zaman tüneline daldı. Geçmiş film şeridi gibi gözünün önünden akıyordu. Yöneticisinin sesiyle irkildi. Toplantı bitmişti. Bir çay içelim mi?

Mutfak görevlisi Selvi Abla çayı yeni demlemişti.

BIRAK DEMİNİ ALSIN

“-Demini almadı henüz biraz beklemelisiniz. Yavaş yavaş demlenecek, demlendikçe lezzetlenecek” dedi.

Çayın da bir demlenme süresi varken hayatta;

  • Neden her şey hemen olsun ister insan?
  • Neden kendine süre tanımakta zorlanır? 
  • Neden kıyasını başkaları ile yapıp günün sonunda mutsuz olur?
  • Neden işin başında zorlanmanın ne kadar doğal olduğunu fark edemez?

Beklerken yine geçimişine daldı. O yıllarda ne kadar samimi ve sevimli bir çırak olduğunu düşündü. Yüzünde ufak bir tebessüm oluştu. İş başvurusu kabul edilen stajyerin omzuna dokunarak;

“Hayırlı olsun. Her sürecin zamana ihtiyacı var. Başlangıçta herkes biraz zorlanır. Başkalarının sonuçlarına bakıp kendini hırpalama, bir yere varamazsın. Bulunduğun her yerin hakkını ver. Hayatın tadı da demi de bir başka olur.” dedi.

Sanki geçmişteki kendiyle sohbet ediyordu. Bu arada çay demlenmişti... Yeni bir başlangıca şahit olurlarken güzel kokusu, rengi ve tazeliği ile herkes çayından bir yudum aldı ve hafifçe tebessüm etti.










Milyarlarca insan içinde, ‘bir’ kişinin ne önemi olabilir ki?

Bunun cevabını, o ‘bir’ kişiye sorun!

"Deneyimsel Tasarım Öğretisi" insanın gerçek amacını amaç edinmiştir.

Doğru karar alabilmek, doğru seçimler yapabilmek için insanı açık bir bilince yönlendirir. Problemlerin gerçek çözümlerine yönelik stratejiler verir.

"Kim Kimdir" ile başlayan, "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" ile devam eden programları insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.

Yorumlar

  1. yeni başlangıçlar sancılıdır... sabreden ve azmeden kazanır... tıpkı Gülben gibi... "demlenmeye bırak" sözü benim de geçmişimde olan bir söz... yazıyı okuyunca o günlere gittim. ne güzel bir anımsatıcı oldu bu yazı. Kaleminize sağlık....

    YanıtlaSil
  2. Özlem Kavuşak Sunarel15 Eylül 2025 00:36

    İnsanoğlu herşeyin bir süreç içinde ilerlediğini anlamakta zorlanıyor☺️
    Oysa tek yapması gereken harekete devam etmek .

    YanıtlaSil
  3. Hepimiz hayatımızdaki yeni olayların stajyeri değil miyiz? Cok güzel bir yazı, sabırsız davrandığım yerleri hatırlattı bana 🌸

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, her yeni olayda ilk çocuk gibi oluruz sonra genç-olgun ve son olarak da yaşlısı... 🥰

      Sil
  4. Çıraklığın o acılı günlerini hatırladım okurken. Ama pes etmeyip azimle devam ettiğinde iş çok farklı bir boyutta oluyor. Günün sonunda kendine kocaman sarılıyorsun.. 😊

    YanıtlaSil
  5. İnsan oğlu çok acelecidir değil mi ya hemen olsunnn istiyoruz.... Elinize sağlık

    YanıtlaSil
  6. İnsan ne yaparsa kendine yapar

    YanıtlaSil
  7. Hayırda başlangıçların zahmetini çekenlerden olalım inşAllah.🤲

    YanıtlaSil
  8. Kaleminiz sağlık. Herkesin yeni başlangıçlar yaptığı bu süreçte yazı çok faydalı oldu.Her başlangıç zor olmada gösterilen sabır ve azim insanı o yolda başarılı yapıyor. 🤗🍉

    YanıtlaSil
  9. Demlenmeden içilen çay veya yemek insana tat vermez… Beklemenin ne kadar kıymetli olduğunu hatırlattığınız için teşekkür ederiz 🌿

    YanıtlaSil
  10. Stajlarımın üzerinden ne çok geçmiş oysa bazı şeyler dün gibi hatırımda. Adına hayat dediğimiz serüven tam olarak bu değil mi? Tecrübe ile örülü bir düzen. Lakin kendi doğruların ile gerektiğinde derenin tersine de akabiliyor su … çünkü bu sadece senin serüvenin. / Tülay Cangücü

    YanıtlaSil
  11. Meral Tozdemir
    Deneyimli insanlar için geçmişi hatırlayıp tebessüm ettiren , yeni işe başlayacak olanlar içinse iyi bir ilham veren güzel bir yazı kaleminize sağlık .

    YanıtlaSil
  12. Yavaş yavaş, emin adımlarla ilerleyeceğiz ,başarı mutlaka bizimle beraber olacak. Formül bu vazgeçmemek, yenilmemek değil.

    YanıtlaSil
  13. İnsanoğlu keşke o ilk evrelerin kıymetini bilebilse, her şeyin dönemsel olduğunu farkedebilse.. Kaleminize sağlık, yüreğe dokunan bir yazı olmuş 💐

    YanıtlaSil
  14. Zamanla rayına oturuyor herşey. O zamana sebretmek asıl mesele :)

    YanıtlaSil
  15. Zamana doğru tepkiyi verebilmek, demini almadan, lezzeti gelmeden atlamamak... Ne dengeli bir yasam... kaleminize sağlık...🦋

    YanıtlaSil
  16. Güzel yazı için teşekkürler

    YanıtlaSil
  17. Başı zor olsa da sonu fayda. Mesele sürece odaklanmakta... Tadını çıkarmakta...

    YanıtlaSil
  18. Demlenmeden çok tatsız tuzsuz oluyor cidden 😄😄

    YanıtlaSil
  19. Ağzınıza kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  20. Herşey geçici değil miydi ?

    YanıtlaSil

Yorum Gönder