YOL
ARKADAŞIM
Yağan yağmurun rüzgarla buluşması, kalbini
üşütüyordu sanki Arzu’nun. İşe giderken genelde bu yolu tercih ederdi. Her
köşeyi öğrenmişti artık. Sağ köşeden geçip bekleyeceği durağa gelmişti işte.
Yoldan geçenleri izlerken, bir otobüsün üzerindeki reklam takıldı gözüne. Bu
reklamdan neden bu kadar etkilenmişti?
Gördüğü reklam
afişinde “Yol arkadaşım” yazıyordu ama tek başına oturan birisini gösteriyordu. İçinden “Yol
arkadaşım yazan ama tek başına oturan birisi…” diye düşündü. Kim bilir bu afişi
tasarlayan kişi, ne niyetle tasarlamıştı?
Afiş Arzu’nun kafasın da bambaşka anlamlar çağrıştırmıştı. Aslında yol
arkadaşlığını pek sevmezdi. Yolculuklarda -en kısa mesafelerde bile- hemen
koltuğuna oturup kulaklığını takardı. Bugün de aynı şekilde otobüste bir cam
kenarı bulup oturmuştu.
Reklamın etkisinden midir bilinmez ama Arzu
bugün kulaklığını takmadı. İçine kapanmak yerine diğer yolculara hızlıca bir
göz gezdirdi. Karşı koltukta oturan teyzeye takıldı gözü ilk önce. Yetmişli
yaşlarda olduğunu düşündü. Beyazlamış bukle bukle saçları ve zümrüt yeşili
fularıyla çok hoş görünüyordu. Yüzündeki çizgilere baktı ve düşündü ’’Kim bilir nelere şahitlik ettiler’’. Mutluluklara, hüzünlere sebep olan, doğumlar,
ölümler, ayrılıklar ve tabii ki zamansız vedalar… Sonra teyzenin yanında oturan
lisede olduğunu düşündüğü delikanlıya baktı. Kulağında kulaklığı ile “Hiçbiriniz
umurumda değilsiniz” der gibi bir tavrı vardı sanki. Bu zannında pek de
yanılmadığını, delikanlının yanı başında ayakta zar zor duran yaşlı adamı fark
ettiğinde anladı.
Sonra arkadaki orta yaşta olduklarını
düşündüğü kadınlara kulak verdi. Konuşmalarına bakılırsa cenaze töreninden dönüyorlardı.
İçten içe otobüste seslerin yükselmesine sinirleniyordu. Çünkü arka koltukta
merhum hakkında öyle güzel şeyler anlatılıyordu ki. Sanki duyarak şahitlik
yapmak istiyordu. Okuttuğu çocuklar, evlendirdiği gençler, iş verdikleri,
meslek edindirdikleri ve daha bir sürü iyilik öyküsü... Kadınlardan biri
susunca hemen diğeri anlatmaya başlıyordu. O da bambaşka bir yönünü anlatıyordu
merhumun. "Ortamların
aranan ismiydi, hem
eğlenir hem de eğlendirirdi. Yaşamayı çok severdi, hayat doluydu ama bir gün biteceğini
de her konuşmasında araya sıkıştırırdı. Hiç gönül kırdığına rastlamadım ben.
Gönül kazanmaya gelmişti sanki bu dünyaya" diye devam ediyordu. Öyle güzel ve samimi anlatıyorlardı
ki pür dikkat dinliyordu adeta Arzu. Bir an böyle bir insanla karşılaşamamış
olmanın hüznünü hissetti.
Arzu iyice derinlere dalmıştı. “Hayat da bir
yolculuk değil mi?” diyerek sesli düşündüğünü fark etti. Sonra kendi kendisine
sorduğu soruyu cevapladı. “Evet” derken otobüsün içine bir göz attı. Her
durakta inenler ve binenler hayatın gerçeğiydi. Sahi “hayat” dedi yine sesli
düşünerek. Ne çok fazla anlam yüklemeli ne de boş verip anlamsız bırakmalı.
Sanki hepimizin farklı duraklarda binip indiği bir otobüs yolculuğu.
Karşılaştığımız her insan bambaşka bir hayat, bambaşka bir öykü ve aslında karşılaştığımız
her insan, bize yol arkadaşı…
Arka koltukta anlatılan, göremediği ama
duyduklarıyla iyiliğine şahit olduğu ve çevresindeki insanların hayatına iz
bırakan merhum…
Kulağında kulaklığıyla sert bakışlar savuran
liseli genç…
Şık giyimiyle dikkat çeken ve yüzündeki
çizgilerde hayat hikayesi saklı olan teyze…
Yüzünde acı çeker ifadesiyle zar zor ayakta
duran yaşlı amca…
- Aslında hepimiz yol arkadaşı değil miyiz?
- Aynı otobüste olmamız sadece bir tesadüf mü?
- Yanına verilen yol arkadaşından neden göz çeker ki insan?
- Bir durak önce ya da beş durak sonra inmemiz ne fark eder ki?
- Hangi rotadan gidersen git, yolun sonunda beraber değil miyiz?
Yolumuza çıkan seçebildiğimiz ama çoğunlukla
seçemediğimiz yol arkadaşlarımız… Meğer bizim iyiliğimizden birbirimize pay
varmış, boşuna kesişmemiz yollarımız. Yolları kesiştiğinde hakiki
arkadaşlık edenler, ayrılsalar da payları baki imiş. Varlığımız ne kadar
ihtiyaç giderirse, yokluğumuz da o kadar anlamlıymış.
Mesele, hem kendimize hem de tüm yolumuza
çıkanlara iyi bir yol arkadaşı olabilmek…
Kırıp dökmeden yolun sonuna vardığımızda, biz kalıp onlar devam ettiğinde hala
iyiliklerde yad edilmekmiş…
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, insanın dününden daha iyi olmasını hedefleyen bir bilgi teknolojisidir.
İnsanın nasılsın sorusuna standart cevabıdır; "Nasıl olsun aynı." Hayat aslında sandığımızın aksine, dinamiktir ve insan bu dinamikte hep hareket halindedir. Ya ilerleriz ya da gerileriz... İleri gitmekse niyet, beni ileriye taşıyacak bilgilere ihtiyacım var.
Deneyimsel Tasarım Öğretisi insanı dününden daha iyi yapacak gerçek bilgiler verir.
Hayatta tesadüf olmadığını bize yol arkadaşlarımız gösteriyor bir görebilsek.
YanıtlaSilO kadar kendimize dönük yaşıyoruz ki, ne etraftan ne de etrafımızdakilerin farkındayız. O yüzden de hayat çok keyifsiz geliyor...
YanıtlaSilNe çok fazla anlam yüklemeli ne de boş verip anlamsız bırakmalı. Sanki hepimizin farklı duraklarda binip indiği bir otobüs yolculuğu. Karşılaştığımız her insan bambaşka bir hayat, bambaşka bir öykü ve aslında karşılaştığımız her insan, bize yol arkadaşı…
YanıtlaSilHayatta tesadüf yoktur,alışveriş vardır aslında
YanıtlaSilKarşılaştığımız her insan bambaşka bir hayat, bambaşka bir öykü ve aslında karşılaştığımız her insan, bize yol arkadaşı…
YanıtlaSilRuha şifa bir söz Maşallah yazanların emeğine sağlık…
Hayattaki yolculuğunda yol arkadaşını iyi seçmeli insan, hem ihtiyaç gören ve ihtiyacı fark eden olmak ümidi ile. Kaleminize sağlık.
YanıtlaSilMeğer bizim iyiliğimizden birbirimize pay varmış, boşuna kesişmemiş yollarımız…
YanıtlaSilVarlığımız ne kadar ihtiyaç giderirse, yokluğumuz da o kadar anlamlıymış…
Emeğinize sağlık…
Çok güzel bir yazı…
Hayatın gelip geçiciliği anca bu kadar güzel anlatılabilir..
Doğru yolda doğru arkadaşlık
YanıtlaSilKırıp dökmeden yolun sonuna vardığımızda, biz kalıp onlar devam ettiğinde hala iyiliklerde yad edilmekmiş…
YanıtlaSilNe kadar anlamlı ve kadar gerçek…
Öyküm bittiğinde veya yoluma çıkanların biten öyküsünün ardından hala güzelliklerle yad edebilmek…
Kaleminize sağlık😊
Ne güzel bir yazı :)
YanıtlaSilO kadar guzel bir yazı olmuş ki:)
YanıtlaSilKarşımıza çıkan yol arkadaşlarımızın İhtiyaçlarını karşılayabilmek anlayabilmek duasıyla ne kadar güzel bir bakış elinize sağlık
YanıtlaSilyazanın emeğine sağlık, hayata bakış açımı değiştireceğim ☺️
YanıtlaSil"Mesele, hem kendimize hem de tüm yolumuza çıkanlara iyi bir yol arkadaşı olabilmek… Kırıp dökmeden yolun sonuna vardığımızda, biz kalıp onlar devam ettiğinde hala iyiliklerde yad edilmekmiş…"
YanıtlaSilYolda olduğumuzu bilenlerden olup birbirimize iyi bir yol arkadaşı oluruz umarım...
Kaleminize, emeklerinize sağlık:)
RABBİM farkındalığımızı artırıp ihtiyaç giderenlerden olmayı nasip etsin inşaALLAH 🌸
SilNe kadar doğru, hepimiz yol arkadaşıyız. birimiz önce gidecek birimiz sonra bu dünyadan, iyi anılmak tek gayemiz olmalı
YanıtlaSilYol arkadaşı önemli,iyi bir yol arkadaşı ise daha önemli...bu yolda yol arkadaşını iyilerden seçenlere selam olsun...teşekkürler
YanıtlaSilDoğru yolda fayda veren arkadaşlıklar kurabiliriz inşallah
YanıtlaSilMukemmel bir yazi hocam sagolasiniz cok duygulandim
YanıtlaSilNe güzel hayatın içinde karşımıza çıkan herkesle bir an'da olsa bile yol arkadaşlığı yapmış olmamız... O zaman düşünelim ben nasıl bir yol arkadaşıyım? Herkese kızgın gözlerle bakan... herkesi eleştiren... kimseye güvenmeyen... selam dahi vermeyen... Evet insanlar güvenilmez hareketler yapabilirler ve bizi kızdıracak sebepler oluşturabilirler; ama onlar da aynı bizim gibi bir yolculuktalar ve onlara yaptıklarının hesabını soracak olan da biz değiliz. Peki o zaman bizden beklenen ne bu yolculukta? Meğer iyi bir yol arkadaşı olmak ve ihtiyaç karşılamakmış... Karşıma çıkmasını istediğim yolcu gibi bir yol insanı olmak... herkes kendi evinin önünü süpürse derlerdi eskiden... nedense bu söz geldi aklıma :)
YanıtlaSilİyilikle yad edilenlerden olmak nasip olsun inşALLAH 🌻
YanıtlaSilTesadüf sanılan ama Özenle seçilip yerleştirilmiş yol arkadaşları… tek soru ile açılan kapı, peki ama neden…
YanıtlaSilKimlerle aynı otobüsteyiz dikkat etmeli... Mutlaka birbirimizden öğreneceğimiz birbirimize katacağımız bir şeyler var bu yolculuğu bu bilinçle sürdürmeliyiz... Ne çok anlam yükleyerek ne çok ilgisiz davranarak
YanıtlaSilSihili söcük "tevafuk"
YanıtlaSilHayat tevafuklarla dolu, Rabbim nasip eylerse, yeter ki farkedebilelim, görmeyi keşfeden yüreklere selamlar...
İnsan bu hayatta kiminle yol aldığı çok önemli. İnsan sevdiğine benzer. Eline sağlık güzel bir yazı.
YanıtlaSilOtobüse bindik, ineceğiniz durağa kadar gidiyoruz. Bu kıs ayolculukta önemli olan kimsenin kalbini kırmamak. Duygulandım bu yazıyla🍁
YanıtlaSilHiç bir yol yoktur ki sonu olmasın.. Bu yolculukta geçici.. Yol arkadaşlarımızda geçici.. Kaleminize sağlık👏
YanıtlaSilYolumuza çıkan herkesten alacaklarımız var ve elbette onların da bizden. Kaçırmadan algılamak ümidiyle. Elinize sağlık.
YanıtlaSilİnsan kendinden çıkıp hayata bakmaya çalıştığında ne kadar çok şey görmeye başlıyor. Her otobüse bindiğimde klaklığı takıp kendi içime kapandigim ve hayati farkedemedigim günleri hatirlattiniz. Şimdiye şükretmeme sebep oldu bu yazı. Emeklerinize sağlık:)
YanıtlaSilYolumuza çıkanlardan mutlaka öğreneceğimiz bir şeyler var, çünkü hayatta tesadüf yok diyoruz. Doğru deneyimlerle, doğru yolda olmaya devam.. Emeğinize sağlık çok detaylı güzel bir yazı olmuş🌼
YanıtlaSilNe kadar güzel bir yazdı olmuş…Kaleminize sağlık…
YanıtlaSilNasıl bir yol arkadaşıyım bana onu düşündürdü? 🌸
Aynı otobüste kısa bir yolculuk :(
YanıtlaSilİyi bir yol arkadaşı olabilmek duasıyla😊
YanıtlaSilMeryem Allahın yolun da beyazda yol arkadaşı olmak nasip etsin Rabbim
YanıtlaSilHepimiz aynı yolda farklı duraklarda inen yol arkadaşıyız. Ne denebilir ki...
YanıtlaSil