İŞİNİ ŞANSA BIRAKMA
Kar tüm hızıyla bastırmış, her yer bembeyaz olmuştu. Trafik yoğunlaşmış, arabalar kaza yapmamak için ağır ağır ilerliyordu. Bu durum Aylin için çok sinir bozucuydu. Çünkü kızını okuldan alacaktı ama geç kalmıştı. Bundan önce de geç kaldığı zamanlar olduğu için artık öğretmene karşı yüzü tutmuyordu.
Bir taraftan “Böyle aksilikler hep beni mi bulur?” diye söyleniyor bir taraftan da nasıl daha çabuk gidebileceğini düşünüyordu. İş çıkışında oyalanmıştı yine. “Zeynep ile o son kahveyi içmeseydim şimdi varmıştım.” diye düşündü. Bu, Aylin’in genel problemiydi hayatında. “Nasılsa yetişirim.” diye düşünerek kendini rahatlatıyor, sonra da zamanı kalmayınca strese giriyordu. Okul yıllarını hatırladı, o zaman da böyle sıkıntıları vardı. Annesi hep onu dürtüyor “Hadi kızım sen tedbirini al, okuldan gelince hemen ödevlerini yap ki kafan rahat etsin.” derdi ama neredeeee!
Aylin “Tamam
anne yaparım ne acelesi var. Daha yeni girdim eve önce bir dinleneyim.” derdi,
sonra yetişmeyince strese girerdi.
Yıllardır bu
probleminin hiç değişmediğini fark etti. Hatta artık daha da onu zorlar bir hal
aldı. O zamanlar sadece derslerinden sorumlu bir öğrenciyken şimdi çocuklar,
ev, iş hepsi üst üste gelmişti. Kendini köşeye sıkışmış gibi hissediyor, işleri
yetiştiremedikçe kendini çevresindeki insanlara, olaylara kızarken buluyordu.
Peki bu durumda hatalı olan çevresi mi, yoksa kendisi miydi? Eğer hata çevresinde olsa ortamlar değiştiğinde problemin de bitiyor olması gerekirdi. Belli ki bir şeylerin değişmesi için adım atması şarttı. Dışardaki trafiğin azalmasını beklemek, ödevlerin bir hafta sonrasına ertelenmesini beklemek işin çözümü olmayacaktı.
İnsan bazen hayatta her şeyin olumlu gideceğini zanneder ama bir de bakar ki işler tersine döner. Sonranda ise neden böyle oldu diye çırpınıp durur. “10 dakikalık mesafe, nasılsa yetişirim.” denir ama yolda bir aksilik çıkabilir. “Nasılsa 1 hafta var, bu işi yaparım.” denir olmadık sorunlar çıkar. Peki neden?
Bizler bu hayatta tedbir almaz dışardan beklentiye girersek işlerin yürümediğini görürüz. Bizi hayatta geriye atan dış dünyadan beklemektir. İnsan elinden gelenin en iyisini zamanında yapmaya çalışıp sonuç ile ilgilenmediğinde hayat da ona karşılığını verir. Çünkü bu hayatta hiçbir emek karşılıksız kalmaz.
Aylin de probleminin farkındaydı aslında. Uzun süredir çözümünü ertelediği için, görmezden geldiği için artık içinden çıkılmaz bir hal almıştı. Ama nereden başlayacak, nasıl çözecekti?
Belki de insan
en küçümsediği şeyi önemseyerek, “Nasılsa bir ara yaparım?” dediği o ilk adımı
atabildiğinde ancak emeklerinin karşılığını alabilir… Ne dersiniz?
İnsan hakkını arar, ömrü yettiği kadar…
Eylemleri de bu isteği kovalar...
Oysa hak eden olmak, hakkını aramaktan daha değerli değil midir?
"Deneyimsel Tasarım Öğretisi" insanın gerçek amacını amaç edinmiştir.
Doğru karar alabilmek, doğru seçimler yapabilmek için insanı açık bir bilince yönlendirir. Problemlerin gerçek çözümlerine yönelik stratejiler verir.
"Kim Kimdir" ile başlayan, "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" ile devam eden programları insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.
İnsan ihtiyaçı ve isteklerini karıştırdığında problem yaşamaya başlar önemli olan ilk hareket doğru yapmak teşekkürler
YanıtlaSilbu öykü için
İnsan kolay olanı küçümsediğinde ne kadar geride kalıyor. Nasılsa olur cümlesi insanı zora sokabiliyor. Elinize sağlık.
YanıtlaSilHayatımızda basite disipline olmamız çok önemli
YanıtlaSilHer konuda öyle değil mi? Çözümü ertelenen, görmezden gelinen her problem artık içinden çıkılmaz bir hal alıyor...
YanıtlaSilFark edebilenlerden olmak, çözüm için ertelemeden adım atanlardan olmak duasıyla... Kaleminize sağlık 🌸
Eline sağlık. Çok güzel olmuş. Bu hayatta ertelenen her şey büyüyor. İnsan zannediyor ki onu yapmadığında o problem kenarda kalacak ıunutulup gidecek. Ama maalesef sonrasında artı nir olarak büyüyüp bir çığ gibi önümüze tekrardan geliyor
YanıtlaSilErteledikçe dağ gibi büyüyen her işimize gelsin :'(
YanıtlaSilİnsan erteledikçe nasılda kendi kendine zulmediyor… ne güzel aktarılmış… emeğinize sağlık…
YanıtlaSilHayat sadece bedel ve karşılığıdır ;)
YanıtlaSilEmeğinize sağlık…yine çok farkındalık oluşturulmuş bir yazı olmuş…teşekkürler…
YanıtlaSilHiç bir emek karşılıksız kalmaz....
YanıtlaSilElinize sağlık, çok, güzel bir yazı🌹
Erteleyenler helak oldu. Ne kadar da ihtiyacımız olan bir yazı teşekkürler
YanıtlaSilBöyle insanların sevimlilikleri ile olayları halletme marifeti bu problemlerini daha da kalıcı yapıyor. Sanırım avantajların dezavantajı olması da böyle bir şey.
YanıtlaSil