NEYİ BEKLİYORUZ?

 NEYİ BEKLİYORUZ?

Tüm dünyanın gözü önünde yaşananları, Nasıl da görmezden geldik. Ne güzel sustuk ya da susturulduk öyle değil mi?

NEYİ BEKLİYORUZ?

Bir yerde insanların evleri başına yıkılırken başka bir yerde son model telefon almak için sırada bekleyenler...

Bir yerde acılarına rağmen tebessüm eden payımızdan razıyız diyen insanlar, bir yerde sahip olduğundan tatmin olmayarak yetişen bir nesil...

Aynı dönemin insanlarıyız oysa ki.

Aynı dönemde farklı karelerde farklı duygular yaşıyoruz. Televizyondan izleyince insana sadece ekranın arkasında oynanan bir film gibi geliyor. Artık o kadar normalleşti ki, haber değeri bile düştü. Sanki hayatın normali buymuş gibi gördüğümüz de yüz çevirir olduk.

NEYİ BEKLİYORUZ?

7 yaşındaki Ayşe’nin 3 yaşındaki kardeşi Osman’a hem annelik hem babalık yapmak zorunda bırakılması…

Bir annenin çocuğunu bir daha göremeyecek olmasının sonucunda çıkardığı acı yüklü ses...

Diğer taraftan tertemiz havaya uyanıp; “Sabah ne giysem, kahve mi içsem çay mı içsem?” Rahatlığını yaşarken, o insanlar…

Birileri yarının belirsizliğinde acılarıyla baş etmeye çalışırken bile tebessüm ederken… Birileri imkanlar içinde isyan edebilir hale gelebiliyor.

Bu farklılıklar nasıl olabiliyordu ki?

Bir insan yapılan zulme karşı nasıl hala dik durabilir olur?

Eski zamanlarda çok sayıda atı olan insanlar Arap atlarını sürüdeki başka atlardan ayırmak için ilginç bir yöntem kullanırlarmış. Bütün atlar aç ve susuz bırakılır ve atlara bir miktar şiddet uygulanırmış. Bir süre sonra ortaya yiyecek ve içecek konulduğunda Arap olmayan atlar koşarak gelir,  Arap atları gururlarından taviz vermez, aç kalma pahasına kendisini döven insanların yiyeceklerinden yemezlermiş.

Bugün daha kötüsü insanlara yapılıyor. Büyük küçük, çocuk yaşlı demeden suçsuz yere evlerinden oluyor, şiddete maruz kalıyor, hayatlarını yitiriyorlar. Bunu yaşayanlar türlü kıtlıklara karşı dayanabiliyorken, bollukta olanların daha da rahat olma isteği neden?

İnsan kendi zaliminden yardım ister mi? Öyleyse yardım etme isteği varsa neden o zalimliği yaptı?

NEYİ BEKLİYORUZ?

Peki, biz bu dik duruşu ne kadar sergileyebiliyoruz?

Kendimizi onların acısından pay almış olarak düşünebiliyor muyuz?

Mesele karınca misali tarafını belli etmekse, o halde bizler yapacağımız alışverişle kime para kazandırdığımızı, destek olduğumuzu biliyor muyuz?

En azından bunu yapabiliyor muyuz, hiç düşündük mü?


Her gerçek, heybesinde bir bedel taşır...

İnsanların çoğu, o bedeli ödemek istemediği için gerçeği de reddeder...

Dolasıyla insan, mutlaka yüzleşeceği bedelleri büyütmüş olur...

"Deneyimsel Tasarım Öğretisi" insanın gerçek amacını amaç edinmiştir.

Doğru karar alabilmek, doğru seçimler yapabilmek için insanı açık bir bilince yönlendirir. Problemlerin gerçek çözümlerine yönelik stratejiler verir.

"Kim Kimdir" ile başlayan, "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" ile devam eden programları insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.

Yorumlar

  1. Hiç düşündük mü?
    ALLAH’ta bize rehber olarak gönderdiği kitapta defalarca hiç düşünmez misiniz diyor ya…
    Düşünmek ne kadar kıymetli. Ancak insanlar o kadar düğünme marifetini kaybetmiş durumdaki, gerçekten içler acısı.
    Düşünmek insanı gerçeği ulaştırıyor. Doğru ile yanlışı ayırt etme marifeti kazandırıyor…
    Öyleyse bir müslümana, daha da ötesinde bir insana düşünmek yakışıyor.
    Hiç düşündük mü?
    Biz üzerimize düşeni yapabiliyor muyuz?
    Filistin halkının razı olacağı kardeşliği yapabildik mi?
    Emeğinize sağlık🤍🤲🏻

    YanıtlaSil
  2. Boykot onurlu bir duruştur 🇵🇸

    YanıtlaSil
  3. Elimizden ne gelir diyor çoğu insan sıra bize gelmeden elinden bir şey gelse iyi olur en azından tarafını belli etmiş olursun.

    YanıtlaSil
  4. Her bedel karşılık bulacaktır.

    YanıtlaSil
  5. İnsan hiç
    Zaliminden yardım ister mi?
    Rabbimizden başka kimseden yardım istemeyenlerden olalım inşALLAH

    YanıtlaSil
  6. Ne kadar az düşünüyoruz…
    Ne çabuk unutuyoruz…
    Emeğinize sağlık, normalleştirdiklerimizi tekrar düşündüren bir yazı olmuş

    YanıtlaSil
  7. Bir yerde insanların evleri başına yıkılırken başka bir yerde son model telefon almak için sırada bekleyenler...

    Bir yerde acılarına rağmen tebessüm eden payımızdan razıyız diyen insanlar, bir yerde sahip olduğundan tatmin olmayarak yetişen bir nesil...

    YanıtlaSil
  8. RABbim payımıza düşenleri layıkıyla yapanlardan olmayı nasip etsin inşALLAH. Kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  9. ALLAH herkese gerçek tepkiyi vermeyi zalimin karşısında dik duruş sergileyebilecek beyazın cesaretini göstersin ...Kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  10. Hiç
    Düşünmezmisiniz diyor Rabbimiz..

    YanıtlaSil
  11. Karınca misali tarafını belli etmek… Kilit nokta bu aslında. Bugün insanların yapamadığı, yapanların da azınlıkta olduğu bir dönem. Elinize sağlık.

    YanıtlaSil
  12. Yaşananlara kayıtsız kalmamak ve ümidini yitirmeden yaşanandan pay dilenmek. Bunu yaparken de net olmak... Tarafını seçmek ve seçtiğin tarafı iliklerine kadar yaşamak...

    YanıtlaSil
  13. Tüm insanlık ne kadar insan olduğunu ispatlıyor sanki; Gazze'ye olan duyarlılığıyla veya vurdumduymazlığıyla...
    Doğru yolda, doğru tepki verebilenlerden olalım inşallah.

    YanıtlaSil
  14. Gerçekten dert edindiğimiz şeyler dert mi ?
    Yaşanılan zulmü unutturmadığınız için kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  15. Tarafını belli etme zamanı

    YanıtlaSil
  16. Çok az düşünüyoruz :(

    YanıtlaSil
  17. RABBİMİZ tarafını doğru seçenlerden olmayı nasip etsin.
    Baskıda bilinç açıklığı ile hareket eden ile baskı yokken kendine baskı oluşturan iyilikten pay almaya çalışanlar yönleri ile ilgili şahitlik ne güzel şahitlik oluşturuyor. Bu sınav hepimizin, bu savaşı şuan sıcak savaş ortamında olmayanlar da tüm dünya veriyor. Yönünü belli ederek savaşta tarafını seciyor.

    YanıtlaSil
  18. Gerçek baskıda ortaya çıkar.

    YanıtlaSil
  19. Hiç mi düşünmeyiz... Emeğinize sağlık..

    YanıtlaSil
  20. Maalesef insan çoğu zaman ne kendine verilenin farkında oluyor ne de başkasının taşıdığı acı yükün farkında olabiliyor.

    YanıtlaSil
  21. Oradaki katliamı durduramıyoruz peki burada ne yapabiliriz? Boykot... ile en azından zalimin zulmüne ortaklığını kesmiş olur insanlık. Yapabildiğin kadarıyla!

    YanıtlaSil
  22. Düşünmeden yaşamak moda oldu. Herkesin dilinde akışına bırak tavsiyesi.
    Bir ülke, bir millet soykırıma uğrarken nasıl akışına bırakırız ya da onlar da hak etti ama diye mantık uydurabilirİz?

    YanıtlaSil
  23. "Birileri yarının belirsizliğinde acılarıyla baş etmeye çalışırken bile tebessüm ederken… Birileri imkanlar içinde isyan edebilir hale gelebiliyor."
    "...bollukta olanların daha da rahat olma isteği neden?"
    "Kendimizi onların acısından pay almış olarak düşünebiliyor muyuz?"
    Düşünmemiz gereken ve düşündüren bu güzel ifadeler için emeğinize sağlık :)

    YanıtlaSil
  24. Sustuk veya susturulduk sıra bize gelmez sandık ne yazık gerçekten uzak mı kaldık.

    YanıtlaSil
  25. keşke Sahtelerimizi Gazze gibi normalleştirmeseydik:(

    YanıtlaSil

Yorum Gönder